günlük hayat | Kaba Olma

Antrenman Sonrasında Nasıl Beslenilir?

Spor yapan kişilerin beslenmeleri de oldukça önemlidir. Spor ve beslenmenin ayrılmaz bir bütün olduğunu bilmelisiniz. Depolanmış bir glikoz formu olan glikojen, egzersiz sırasında ihtiyaç duyulan enerjiyi sağlamak için kullanılır. Ayrıca kastaki bazı proteinler egzersiz sırasında parçalanır ve deforme olur. Antrenman sonrası yemek planı antrenman performansınızı iyileştirecek ve sağlığınızı geliştirecektir. Egzersiz sırasında tükenen glikojen depolarını yenilemek, yıpranan kasları onarmak, kas kuvvetini kazanmak ve egzersiz sırasında yıpranan kasları onarmak için egzersiz sonrası beslenmeye dikkat edilmelidir.

Vücudun kendini sağlıklı ve hızlı bir şekilde iyileştirmesi için bu gereklidir; Diyetinize protein, karbonhidrat ve sağlıklı yağları dahil etmeniz gerekir. Ayrıca kas gelişimi için de oldukça etkili olan kompleks karbonhidratları diyetinize eklemelisiniz.

Antrenman sonrası protein, karbonhidratlar, yağ alımı;

Antrenmandan sonra diyetinize proteini dahil etmeye dikkat etmelisiniz. Yeni kas geliştirmeye ek olarak, deforme olmuş kasları onarmak için protein gereklidir. Vücudun egzersizden sonra kolayca ve hızlı bir şekilde toparlanabilmesi için her insanın farklı miktarda proteine ihtiyacı vardır. Sporcunun ağırlığına göre, kg. Kişi başı ortalama 0.25-0.40 gram protein olmalıdır.

Koşu, bisiklet veya yüzme gibi dayanıklılık sporlarını tercih ediyorsanız glikojen depolarınızı boş bırakmayın ve içindeki karbonhidratları tüketmeye çalışın. Proteinle birlikte tüketilen karbonhidratlar glikojen sentezini destekleyen insülin hormonunun üretimini uyardığı için uzmanlar bunu yemenizi tavsiye ediyor.

Sporcular, egzersiz sonrası sindirimi ve emilimi yavaşlattığına inanılan yağı tüketmekten kaçınırlar. Bununla birlikte, araştırmalar, tam yağlı sütün, az yağlı sütten çok daha fazla kas gelişimini desteklediğini göstermektedir. Antrenman sonrası öğünlerde yağ az miktarda ve kontrollü tüketilmeli, protein ve karbonhidrat alımı ihmal edilmemelidir.

Egzersiz sonrası su alımı nasıl olmalıdır?

Egzersiz sırasında vücudun çok fazla su kaybettiğini söyleyebiliriz. Bu nedenle egzersiz sonrası vücuttaki sıvı kaybındaki azalmayı telafi etmek için su içmeliyiz. Vücudun düzenli çalışabilmesi için suya ihtiyacı olduğu düşünüldüğünde, su içmenin önemini daha iyi anlayabiliriz.

Vücuttaki su dengesinin sağlanması sadece antrenman sonrası değil genel olarak dikkat edilmesi gereken bir durumdur. Optimum egzersiz sonuçları için egzersiz yapmadan önce su alımınıza dikkat etmeniz gerekir.

Yaptığınız spora göre değişmekle birlikte egzersizden 2-3 saat önce harcadığınız enerji ve efor ortalama olarak 400-600 ml’dir. Su tüketmelisiniz. İdrarınızın rengi, vücudunuzda yeterince sıvı olup olmadığını size söyleyebilir. Koyu renkli idrar vücuttaki sıvı düzeyinin yetersiz olduğunu, açık renkli idrar ise sıvı düzeyinin ideal düzeyde olduğunu gösterir.

Antrenman sonrası beslenme alternatifleri;

Fırın köfte, yoğurt veya tzatziki, tam tahıllı makarna

Ton balıklı ve sebzeli sandviç (kepek ekmeği üzerinde)

3 yemek kaşığı yulaf veya müsli, 1 kase yoğurt, meyve çeşitleri

Fırında patates ve salata ile ızgara somon

Tahıllı ekmek ve lor omlet

Fasulye salatası ile ızgara tavuk

Izgara sebzeler, bulgur pilavı / kinoa ve ızgara biftek

Sizin için derlediğimiz, kas iyileşmesini ve gelişimini hızlandıran antrenman sonrası beslenme alternatiflerinin keyfini çıkarın. Protein, karbonhidrat ve yağ dengesinin dikkate alındığı bu seçeneklerde mutlaka damak tadınıza uygun bir yemek bulacaksınız.

Kas protein sentezini en üst düzeye çıkarmak için egzersizden sonra protein tüketmeniz gerekir. Egzersiz sonrası yemek yemek istemiyorsanız, atıştırmalık olarak karbonhidrat ve proteini bir arada alabileceğiniz muz ve süt gibi alternatifleri düşünmenizi öneririz.

Evimi Daha Büyük Nasıl Gösterebiliriz?

Odayı Daha Büyük Gösterme Yöntemleri

Küçük bir oda ile uğraşıyorsanız o zaman oda duvarlarını açık bir renge boyamakla işe başlayınız. Bu tür küçük odaları mutlaka pembe ve ya bej rengine boyamalı ya da çok açık bir renkte çizgili veya dikey çizgiler ve şeritlerle bezeli duvar kâğıdı kullanılabilir. Eğer pembe ve ya bej rengini sevmiyorsanız o zaman diğer pastel tonları da kullanabilirsiniz. Bu tür boyalar ve duvar kâğıtları hem odanın hem daha büyük görünmesini hem de oda tavanının daha yüksek görünmesini sağlayacaktır. Fakat duvar kâğıdı üzerindeki özellikle dikkat çeken resimler odanın olduğundan daha da küçük görünmesine neden olacaktır.

Ayna Ve Tablolarla Odayı Genişletin

Küçük odaları çok daha büyük göstermek için en iyi yollardan biri de ayna ve ya tablolar ile odaya perspektif kazandırılmasıdır.
Fakat bu uygulamalar sırasında ne aynanın ne de tabloların aşırı derecede abartılı olmamalarına özen göstermeniz gerekiyor.
Aynaları odanın içerisinde öyle noktalara koyun ki, aynaya bakan birisi aynanın yansımasında yalnızca çok güzel eşyaları ya da manzarayı görürsünüz.
Ayna seçerken uzunlamasına ve ya oval ayna seçerseniz odanın yüksekliğini de arttırırsınız. Ancak yatay aynalardan seçerseniz odanızı çok daha geniş gösterebilirsiniz.

Spot Lambaları Kullanın!

Özellikle de küçük odaları elinizden geldiğince çok ışıklandırmaya çalışmalısınız. Bunu sağlıklı bir şekilde sağlayabilmek için spot lambalarından faydalanın. Spot aynalar sayesinde odada hem güzel bir efekt olacak hem de odanız olduğundan çok daha büyük görünmesini sağlayacaktır. Eğer spot lamba kullanmak istemiyorsanız o zaman kalın kumaşlı perdeler yerine çok ince kumaş dokulu perdeler kullanarak odaya çok daha fazla ışık girmesini sağlamanız mümkündür.

Çok Küçük Odalara Fikirler

Eğer ki, odanız çok küçük ise o zaman odanın tavan kısmı için gece mavisi kullanmanız en iyisi olur. Bu sayede tavanın yere yakınlığı kaybolacak ve sanki tavan 2 kat boyunca yükselmiş gibi fark katacaktır. Bu tür küçük odalarda oda için kullanılan aksesuarlarda mutlaka tavana en yakın bölgelere yerleştirilmesi gerekir.

YAZ DEPRESYONU NEDİR?

Şu anda kış mevsiminde olabiliriz fakat bu yeniden yaz mevsiminin gelmeyeceği anlamına gelmemektedir. Dolayısıyla yaz mevsiminde karşımıza çıkan yaz depresyonuna şimdiden hazırlık yapmak ve bu depresyona dair gerekli bilgileri edinmek gerekir. Yaz depresyonu nedir ve belirtileri nelerdir diyenler için gerekli araştırmaları sizlere sunalım. Unutmayın ki kışın depresyona biraz daha fazla eğilimli olmamıza rağmen yaz aylarında beklenmedik bir biçimde gelen depresyon çok daha yıkıcı etkilere sahip olabilir. Yaz depresyonu aslında yaz aylarının içerisindeyken değil de mevsimin bitişine doğru karşımıza çıkmaktadır. Zira yazın kendimizi diğer insanlarla fiziksel olarak daha fazla karşılaştırıyoruz ve bu nedenle 3 ay boyunca negatif duygular içimizde biriktirmektedir. Yazı bu negatif duygularla bitirmeye çalışırken havaların da serinlemesi ile birlikte bir anda depresyon bizi bulabilir. Zira insan vücudu tarafından salgılanan ve sonrasında mutluluk verici etkisi olan serotonin hormonu, yaz bitimine doğru daha az salgılanmaya başlar. Bu durum da negatif hislerin daha kolay bir şekilde yüzeye çıkmasını sağlamaktadır. Yaz bitimindeki bu etkilerden korunmak için öncelikle kendinizi başkalarıyla bilhassa fiziksel anlamda karşılaştırmaya bir son vermeniz gerekir.

Yaz Depresyonunun Sebepleri Nelerdir?

Yaz aylarını hareketsiz bir şekilde geçirenler de maalesef bize mutluluk ile enerji veren bir diğer hormon olan endorfinden yoksun kalmaktadırlar. Endorfinin etkilerinden faydalanmak için devamlı hareket etmek ve yaz aylarının vazgeçilmezi olan yüzme sporunu yapmak gerekir. Eğer yakınlarınızda yüzecek bir yer yoksa her sabah veya akşam kısa bir yürüyüşe çıkmak da size yazın güzel havasından ve moral verici pozitifliğinden faydalanma imkanı vermektedir. Ne kadar çok kasınız çalışırsa o kadar mutlu olacağınızı ve depresyondan korunacağınızı unutmayınız. Güneş ışığı sayesinde elde edebildiğimiz D vitamini, yukarıda bahsettiğimiz mutluluk verici hormonların üretiminde kullanılır ve D vitaminini gıdalardan almak oldukça zordur. Bu nedenle yaz aylarında sürekli gölgede oturarak güneşten kaçınmaya çalışmayınız. Günlük yarım saatlik bir güneşlenme size inanamayacağınız kadar büyük bir sağlık kaynağı olur. Ancak bunu yaparken elbette onun zararlı ışınlarından kaçınabilmek için güneşten koruyucu kremlerden faydalanmayı da unutmamanız gerekir. Ayrıca devamlı güneşte kalmamanız gerektiğini de aklınızdan çıkartmayınız.

Su Kaçağı Bulma İşleminde Hangi Teknolojik Cihazlar Kullanılır?

Su kaçağı bulma işlemi; günümüzde teknolojik araçları kullanarak bu hizmeti sunmakta olan ilgili kurumsal firma ya da şirketler sayesinde kısa sürede, zahmet ve az maliyetli bir şekilde gerçekleştirilmektedir. Eski yöntemlerde olduğu gibi kırma dökme gibi durumların bulunmadığı bu işlem sayesinde ev ya da işyeri sahipleri daha az zahmetle ve vakit kaybı yaşamadan; bu işlemin sonuçlandırılmasını sağlamaktadırlar. Bu alanda hizmet sunan birçok firma bulunmaktadır. Öncelikle ilgili firma ve şirketlerin araştırılması ve en uygun olanının seçilmesi gerekmektedir. Aslında hemen hemen firmaların birçoğu aynı kalite ve güvenle bu işlemi gerçekleştirmektedirler. Aynı şekilde uygun fiyata, zahmet gerektirmeden ve kısa sürede bu işi sonuçlandırmaktadırlar. Aynı yine de en kaliteli ve en güvenilir firmayı bulmak; kişinin kafasının rahat olması açısından da önem arz etmektedir. Bu yüzden bu alanda hizmet sunmakta olan ilgili kurumsal firma ve şirketlerin öncelikle araştırılması gerekmektedir. Bu işlemi de interneti kullanarak rahatlıkla yapabilirsiniz. İnternet üzerinden arama motorları yardımıyla bu alanda hizmet sunmakta olan ilgili kurumsal firma ya da şirketlere ulaşarak; hepsiyle görüştükten sonra kafanıza en fazla yatan firmayla bu alanda çalışma yürütebilirsiniz. Teker teker firma ve şirketlerle görüştükten sonra; çalışma kalitesi ve fiyat uygunluğu açısından kafanızda analiz yaparak, bu detaylarda size en uygun gelen firmayı seçip, su kaçağı bulma işlemini başlatabilirsiniz.

Su Kaçağı Tamirinde Hangi Firmalara Başvurmalıyız?

Bu alanda en son teknolojik araçları kullanarak insanlara sorun çıkarmayan ilgili firma ve şirketler; uygun fiyat garantisi ve üstün hizmet kalitesiyle de insanlara güven veriyor. Her zaman için kendisini geliştiren ve yenileyen firmalar sayesinde kendinizi güvende hissedeceksiniz. Günümüz modern yaşantısına da en iyi şekilde ayak uydurmayı başaran bu alanda hizmet sunmakta olan firma ve şirketler; gerek kaliteleri, gerekse de güvenilirlikleriyle ön plana çıkıyor. İnsanlar bu firmalardan istedikleri birisiyle irtibata geçerek; su kaçağı bulma işlemini gerçekleştirebiliyor. Bu alanda birçok farklı cihazı kullanan firma ve şirketler; son donanımlı olan bu cihazlar sayesinde görülmeyen kısımlarda olsa bile ilgili çatlağı ya da sızıntıyı kısa sürede, üstelik kırma ya da delme durumu olmadan buluyorlar. Hal böyle olunca bu hizmetin hem önemi, hem de kalitesi daha fazla açığa çıkıyor. Bu yüzden günümüzde bu tür işlem yaptıracak olanlar; duvarlarının delinmesini ya da kırılmasını istemeyenler, bu tür firma ya da şirketler arasından birisini tercih ederek bu işlemi başlatıyorlar. Eğer sizin de bu alanda sorununuz var ise; ilgili firma ya da şirketleri teker teker inceleyerek kendiniz için en uygun olan firmayla iletişime geçerek bu işlemi yaptırabilirsiniz. Her zaman için müşteri memnuniyeti odaklı çalışmalar sürdüren kurumsal firmalar; işin kısa sürede sonuçlandırılmasını da sağlıyorlar. Kısa sürede bu işlemin son bulması; teknolojik cihazlarla da alakalı bir durum olmaktadır; zira eskisi gibi duvar ya da fayans kırma ya da delme işlemi bu süreçte karşınıza çıkmamaktadır.

İnsanlara güven veren ve ev ya da işyeri sahiplerini fazla zahmete sokmadan su kaçağı bulma işlemini yapmakta olan kurumsal firmalar; birçok teknolojik cihazla bu alanda hizmet sunuyorlar. Bu hizmet kapsamında kullanılan araçlar; günümüz modern yaşantısına uygun olan araçlardır. Bu alanda ilgili firma ya da şirketlerin kullanmakta oldukları akustik dinleme cihazları ve detektörlü cihazlar sayesinde bu işlem son derece basit ve kısa bir süreçte sonuçlandırılarak bu alanda ev ya da işyeri sahiplerine güven vermektedir.

Gündüz kurye hizmeti nedir?

Gündüz kurye hizmeti mesai saatleri içerisinde verilen kurye hizmetidir. Ortalama saatle 08:30 ile 18:30 arası mesai yaparlar. Mesai saatleri dolduğu zaman eğer firmanın gece kurye hizmeti varsa yerlerini onlara bırakırlar. Eğer firmanın gece mesai hizmeti yoksa o gün tamamlanmayan iş, ertesi güne devrolur. Normal mesai saatleri içerisinde çalışan bir kurye yaptığı işe göre ücretlendirmeye tabi tutulur.

İster Moto Kurye İster Arabalı Kurye Her Türlü Hizmet Gündüz Kurye Hizmette

Kuryeler moto kurye, arabalı kurye, yaya kurye, Express kurye gibi sınıflara ayrılırlar. Hepsinin belli başlı özellikleri vardır. Bu saydıklarım arasında en hızlısı ve en pahalısı Express kuryedir. Express kelimesi Türkçede hızlı anlamına gelmektedir. Moto kurye ise bunların arasında en fazla kullanılandır. Trafikteki manevra yeteneği ve motosikletin diğer araçlar arasında sıkışık trafikte daha avantajlı olması sebebiyle çok fazla tercih edilir. Yaya kurye ise kısa mesafeler arası kurye hizmetleri için oldukça uygundur. Arabalı kurye ebatları ve ağırlıkları fazla olan gönderilerin teslimatı için tercih edilir. Gündüz kurye hizmeti yapan firmalar, gece de aynı hizmeti devam ettirirlerse, rekabette bir adım öne geçebilirler. Gece kurye hizmetinden genellikle moto kurye hizmet yapar. Yaptığı hizmet karşılığı ise hizmet gören kişinin firmaya ödediği ücretten belli bir pay alır. Gündüz kurye hizmeti yapan kurye, gece hizmet yapan kişiye göre daha fazla çalışır ama iş başına kazandığı ortalama ücret daha az olur.

Kuryelik mesleği için aranan belli şartlar vardır. 55 yaşının altında olmak, en az orta öğretim mezunu olmak, herhangi bir sağlık sorunun bulunmaması, eğer bir araç kullanılması gerekiyorsa ehliyet vb. bu şartlardan bazılarıdır. Gündüz kurye hizmeti yapan firmalar için bu şartlara sahip kişiler arasından güvenilir olduğu düşünülenler işe alınır. Herkesin gece ve gündüz kurye hizmetlerine ihtiyacı olabilir. Hizmet sektörünün en önemli emekçilerinden olan kuryeler, insan hayatlarını kolaylaştırmak için ve insanlara zaman kazandırabilmek ücret karşılığı calışan kişilerdir. Kimi zaman yaptıkları işlerle hizmet verdiği kişilerin hayatlarında çok büyük değişimlere yol açabilirler. Fakat illegal işle yapan bazı kişilerin yada örgütlerinde aynı isimle nam salmasından dolayı kimi ön yargı ile bakılırlar.

Çorba yaparken terbiyeyi nasıl yaparız?

Genellikle, içerisinde yoğurt ve un bulunan bazı çorbalarda terbiye işleminin uygulanması gereklidir. Eğer bu işlem uygulanmaz ise çorbalarda bir kesilmenin söz konusu olması yüksek bir ihtimaldir. Bu sebepten ötürü sizlere, bu makalemizde çorbaların terbiyesini nasıl yapmanız gerektiğinden söz edeceğiz. Daha önce herhangi bir yerde terbiyesi yapılmış bir çorba içmişsinizdir. Ancak siz bu çorbanın nasıl yapıldığını bilmediğiniz için, terbiyeli olup olmadığını da bilmezsiniz. Özellikle dışarıda insanlar tavuk suyu çorbası ya da işkembe çorbasını çok sık bir şekilde tüketir. Bu çorbalar sürekli olarak terbiye edilerek yapılırlar. Çünkü bu tarz çorbaların kesilmesi, temelde çorbaların kendi içerisinde lezzetini kaybetmesi anlamına gelir.

Daha önce annenizden bu işlemin nasıl yapıldığına dair bir bilgi almadıysanız makalemizi iyi okumanız gereklidir. Örneğin tavuk suyu çorbası yapmaya karar verdik. Gerekli olan malzemeleri hazırladıktan sonra, tavukları kaynamaya bırakmamız gereklidir. Daha sonra pişen tavukları bir kenara ayırıp didiklememiz gereklidir. Didikleme işleminden sonra, didiklemiş olduğumuz tavukları tekrar tencereye koyarak çıkardığımız suyunun içinde kısıt ateşte bir miktar daha kaynatmamamız gereklidir. Daha sonra kaynayan tencerenin altını kapatıp beş dakika kadar dinlenmesini beklememiz gereklidir. Bu sırada bizler, bir kaba gerektiği kadar yoğurt ve gerektiği kadar un koyarak çırpmaya başlamalıyız. Bu çırpma işlemi sırasında herhangi bir topaklanma olmamasını dikkat etmemizde fayda olacaktır. Daha sonra isteğe göre değişir ancak yumurtanın sarısını ilave etmeniz de mümkündür. Bu yumurta sarısı çorbanızın renginin biraz daha sarı hal almasını sağlamak ile beraber daha soft bir tat oluşmasını sağlar. Ancak bu kişiden kişiye göre değişir. Dinlenmiş ancak sıcaklığını koruyan tavuk suyunu bir kepçe yardımı ile yoğurtlu kaba çok yavaş bir şekilde dökmemiz gereklidir. Bu esnada bir kaşık yardımı ile kabın içerisinde bulunan yoğurdu sürekli olarak karıştırmak terbiyenin başlaması anlamına gelir. Daha sonra istenilen sıvılık elde edildikten sonra kabın içerisinde bulunan sıvı aynı şekilde tencereye geri boşaltılır. Bu boşaltma işleminin de çok yavaş bir şekilde yapılması gereklidir. İsterseniz tavuk suyu çorbası yaparken terbiyenin içerisine birkaç damla limon damlatmanız lezzetli olabilir.